Kıskançlık, çoğu zaman, olumsuz bir duygu olarak görülür. Aile içerisinde kardeş veya abisine karşı kıskançlık duygularını yansıtmamış olan çocuk, her zaman örnek gösterilir. Bu duyguyu taşayıp da davranışa döken çocuğa ise, kıskançlığın yanlış ve olmaması gereken bir his olduğu yansıtılır. Hislerin kontrol edilemez olduğu, bu gibi durumlarda, unutulur… ve çocuk yasak duygularıyla başbaşa kalır.
İkinci hamilelik süresince, anne ve babanın, ilk çocuklarına, bir kardeşin geleceğini ve bunun ne anlama geldiğini anlatmaları önemlidir. Aile fertlerinin her birinin hayatında bir değişiklik yaşanacaktır ve ruhsal olarak buna hazırlanmanın en iyi yolu da, konuşmak ve paylaşmaktır. Çoğu zaman, kardeşi olacağını bilen bir çocuk için bile, annenin karnındaki çocuğu kucağında tutarak eve dönmesi şaşkınlık uyandıran bir durumdur. Onların tasarım ve anlamlandırmalarının ötesindedir doğum ve bu değişikliğe karşı duyacakları hisleri öngörmeleri mümkün değildir.
Kardeş eve gelince… Ebeveynlerin söylemi değişir kimi zaman; “sen büyüdün, sen abi/ablasın artık”. Farklı sorumluluklarla bezenen bir hayat başlayacaktır ufaklık için, “iyi bir abi” veya “iyi bir abla olmak”, bazı saatlerde sessiz oynamak zorunda kalmak ve en önemlisi, anne ve babanın kucağına her istediğinde çıkamamak. Başka bir deyişle, bir kardeşin eve gelmesiyle birlikte, paylaşmayı öğrenmeye başlar evin büyük çocuğu; oyuncaklarını, yemeğini ve ruhsal, duygusal olarak en zorlayıcı olan şeyi… Anne ve babasını. Bu, bir çocuk için kabulenilmesi oldukça güç bir değişimdir.
Çocuklar kıskanır. Kıskanmak doğaldır. Yetişkinler de kıskanır ama bu bir çocuğunkinden daha da fazla gizli tutulmaya çalışılan bir duygudur. Toplumun gözünde kötüdür, nahoştur.
Kardeş kıskançlığının yaratabileceği ruhsal dalgalanmanın endişe verici olduğu durumlar da yok değildir. Eğer evin “büyük” çocuğu gece uykusundan uyanıp ağlama nöbetleri geçirmeye başlıyorsa, eğer zaman zaman öfkelenip sakinleşmekte zorlanıyorsa, eğer içine kapanıp konuşmuyorsa… Başka bir deyişle, çocuğun davranışında önemli değişimler gözlemleniyorsa, bir uzmana danışmak uygun olacaktır. Yoğun tepkiler veren çocuklar, içsel duygularıyla başetmekte zorluk çekmektedir. Ruhsal olarak yoğun bir şekilde yaşanan duygu ancak bu şekilde ifade bulabilmektedir. Bir uzmanın yardımıyla, duygular daha anlaşılır ve yavaş yavaş dengelenebilir bir hale gelebilir.